CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, hububatta hasat sonrası oluşan sap kalıntılarının yakılması nedeniyle tarlalarda toprak dokusunun zarar gördüğünü ve son günlerde orman yangınlarına da yol açtığının görüldüğünü belirterek anız yakmaktan tarla sahiplerinin vazgeçmesi ve denetimlerin bu bağlamda artırılmasını gerektiği çağrısında bulundu.
Gürer, bakanlık ve valilikler bu bağlamda uyarılar yapsa da sonuçta anız yakılmasının devam ettiği ve özellikle orman yakınındaki alanlarda yapılan yakma uygulamasının ormanlara sıçraması ile binlerce dönüm ormanlarında yok olduğuna dikkat çekti.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, anız yakılması sonucu çıkan yangınların orman yangınları içindeki oranının %6’ya kadar çıktığını belirterek, “Doğal olarak, orman yangınları sonucunda binlerce dönüm orman alanı yok olmaktadır. Bunun yanı sıra, buğday, arpa gibi tarımsal üretim yapılan alanlarda kök ve sap yakmak, sıcak hava ve rüzgar etkisiyle yangına dönüşerek çevreyi de etkileyerek yaygınlaşmaktadır. Anız yakarak aynı zamanda toprağın özü de yok edilmektedir. Bitkileri besleyen besin maddeleri de yakma işlemiyle yok olmakta, börtü böcekler de yaşam alanlarında yok edilmektedir. Ekolojik ortamı bozan anız yakılması, aynı zamanda havayı da olumsuz etkilemektedir. Üst toprağın yakılmadan doğrudan etkilenmesi, toprak verimliliğini yok edip daha fazla gübreye gereksinim yaratmaktadır,” dedi.
ANIZ YAKARAK DOĞA KATLEDİLİYOR
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, son günlerde artan orman yangınlarının çeşitli nedenlerle oluştuğunu ve bu yangınlarda insan etkisinin yüksek olduğunu vurguladı. Gürer, Bakan’ın açıklamasına göre 2024 yılının başından bugüne kadar 881 orman yangını ve 670 tarım yangını olmak üzere toplam 1551 yangın yaşandığını belirtti. Artan hava sıcaklıkları ile yeni orman yangınlarının da olası olduğunu ifade eden Ömer Fethi Gürer, orman yangınlarının büyük ölçüde insan hatası ve yanlışları sonucu ortaya çıktığını ve bu bağlamda eğitim, denetim ve önlemlerin artırılmasının öneminin yadsınamaz olduğunu söyledi.
Ömer Fethi Gürer, “Orman yangınları ile zor bir döneme daha girildi. Sigara izmaritinden araçtan atılan bir cam şişeye kadar yangına neden olan etkenler ve hasat sonrası anız yakılması, ciğerlerimiz olan ormanları yok ediyor. Orman yangınları dünyanın her yerinde olabilir. Ancak ülkemizde insan eliyle çıkan yangınlarda sorumsuz davranışın etkisi büyük. Bu nedenle bireylerin basit bir hata ile yapacakları yanlışların farkına varmalarını sağlamak için çalışmalar yapılmalıdır. Başta televizyonlar olmak üzere tüm yayın araçlarıyla uyarılar artırılmalı ve cezalar caydırıcı bir hale getirilmelidir. Özellikle orman çevresi ve yakınında orman alanlarının zarar görmemesi için sürekli takip sağlanmalıdır. Bu bağlamda, drone gibi izleme araçlarının kullanımının artırılması gerekmektedir. Anız yakma gibi toprağa ve çevreye zarar veren uygulamalar için daha fazla gözlem gerektiği ve çıkan yangınlarla bu ihtiyacın ortaya çıktığı görülmektedir. Çiftçilere bu yolla oluşan zararın boyutları daha iyi anlatılmalıdır. Anız yakma ile ilgili genelge yayınlamak yeterli olmamaktadır. Her yıl yapılan çağrılar bu yanlışı bitirmediğine göre yeni yollar ve kontroller önceliklendirilmelidir.” dedi.