Şiir yazma tutkusunun engelli durumuyla ilgili olmadığını dile getiren Çiğdem, “Şiir yazmam, durumumdan kaynaklı değil; sadece sözlerin ardı ardına anlamlı bir şekilde dizilmesi ve şiire dönüşmesi çok hoşuma gidiyor,” diyerek, şiirin kendisi için derin bir ifade biçimi olduğunu belirtti.
“İnsan konuşmasa da sevgisini, derdini, tasasını dizelerle anlatabilir,” diyen Çiğdem, bu nedenle şiir yazmayı çok sevdiğini ifade etti. Sanatla iç içe yaşayan Çiğdem, duygularını en samimi şekilde dizelere dökmeye devam ediyor.
Nurullah Çiğdem: “Mutluluk İnsanın Kendi İçindedir”
Mutluluğun insanın kendi iç dünyasında olduğunu söyleyen Çiğdem, “İnsan kendisiyle mutlu değilse, kiminle olduğu ya da ne yaptığı pek önemli bir detay değil. İçinizde bir mutsuzluk varsa, hiçbir yerde mutlu olamazsınız,” diyerek mutluluğun içsel bir yolculuk olduğunu vurguladı. Ona göre, insanın yaşı ne olursa olsun içinde daima bir çocuk taşıması gerektiğini ifade etti.
“İnsan da bir güneş gibidir; vakti dolunca batar ve gider.”
Çektiği fotoğraflarla da bu bakış açısını yansıtan Çiğdem, “İnsan da bir güneş gibidir; vakti dolunca batar ve gider. Önemli olan, batmadan önce bütün mutluluk ve sevincini doya doya yaşamaktır,” şeklinde konuştu. Günlük yaşamında ise tamamen kendine özgü bir rutin izleyen Çiğdem, o gün ne yapmak istiyorsa onu yaptığını aktardı.
“Ailem Zor Zamanlarımda En Büyük Destekçim Oldu”
Zor zamanlarında en büyük ilham kaynağının ailesi olduğunu dile getiren Çiğdem, “Zor süreçlerden geçmek, önce destek ile mümkün oluyor ve ailem hiçbir zaman desteğini esirgemedi. Bugün bile aynı şekilde yanımdalar,” diyen Çiğdem, aile bağlarının önemine vurgu yaptı.
Yaşadığı her zorluğu bir deneyim olarak gördüğünü belirten Çiğdem, “En büyük huyum, yaşadığım zorluklardan ders çıkarmaktır,” ifadesiyle hayata dair olgun ve umutlu yaklaşımını paylaştı. Ailesinin desteği, onun hem sanatsal hem de kişisel gelişiminde en büyük motivasyon kaynağı olmaya devam ediyor.
“Engelli Bireyler İçin Toplumda Ön Yargıları Kırmayı Amaçlıyorum”
Engelli bireyler için toplumda var olan ön yargıları kırmayı hedeflediğini ifade eden Çiğdem, “İnsanların bize başka bir varlıkmış gibi bakmasını değiştirmek istiyorum,” diyerek bakış açılarını değiştirmeye yönelik bir çaba içinde olduğunu belirtti. Aynı zamanda, tüm engellilerin rahatlıkla kullanabileceği yol, kaldırım ve işletmelerin bulunduğu, toplumla iç içe olabilecekleri bir yaşam alanı hayal ettiğini söyledi.
Mutluluğun, parayla ya da şöhretle değil, umutla ilgili olduğunu söyleyen Çiğdem, “Eğer umudunuz varsa, durumunuz ya da sağlığınız yerine yapacağınız güzel şeylerin hayalini kurar ve daima mutlu olursunuz,” dedi. İleriye dönük hedeflerinden bahseden Çiğdem, özellikle şiir ve fotoğrafçılıkta kendini geliştirmek istediğini ve en büyük hayalinin bu alanlarda daha fazla ilerlemek olduğunu dile getirdi.
ÖZEL HABER: ŞÜKRAN RENÇBER