Öz Orman-İş Adana Şube Başkanı Şahin Cerit Nezihe Yalvaç Uygulama Oteli’nde 4.Olağan Kongresinde 104 Üye’den 1 geçersiz, 103 üyenin tamamının oyunu alarak 4.ncü kez başkan seçildi.
Kongreye başta Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan, Doğa Koruma Milli Parklar Adana Bölge Müdürü Faruk Atmaca, Orman Bölge Müdürü Ali Göçer, Öz Orman-İş Sendikası Genel Sekreteri Ali Bilgini, Öz Orman-İş Sendikası Genel Mali Sekreteri Halil Turan, Öz Orman-İş Sendikası Genel Teşkilat Sekreteri Halil Turan, Öz Orman-İş Sendikası Genel Eğitim Sekreteri Zeki Sungur Kızılkaya, Öz Orman-İş Sendikası Genel Eğitim Sekreteri Ramazan Gün, Hak İş Konfederasyonu Adana İl Başkanı Abdurrahman Yücel, Ak Parti Seyhan İlçe Başkanı Av. Mustafa Özkan, Hak İş’e bağlı Sendika Şube Başkanları ve sendika üyeleri katıldı. Şehitler için saygı duruşu, ardından istiklal marşı okundu. Faaliyet raporu onaylandıktan sonra seçime geçildi.
İlk konuşmayı Başkan Şahin Cerit yaparak şu ifadeler yer verdi:
YEŞİLİ YAŞATMAK İÇİN VARIZ
“Öz-Orman İş Sendikası olarak Tarım, Ormancılık ve Balıkçılık sektöründe mücadele veriyoruz. Sendikal anlamda yeşili yaşat ki, ülke yaşasın. Sloganı üzerine inşa ettiğimiz mücadelemiz hız kesmeden devam ediyor. İnsan için gerekli olan asıl ihtiyaçları karşılayan iki önemli unsur üzerinde duruyoruz.
Bunlardan bir tanesi her daim gölgesine ihtiyaç duyduğumuz yeşili yaşatmak, bir diğeri ise her zaman soframızda bulunması gereken aşın, mimarları olarak mücadele veriyoruz. Kısaca Öz Orman-İş mücadelesi demek, nefes almak için ormanı, karnımızı doyurmak için de TİGEM’lerimizde, ülke çıkarları için ter döküyoruz. Bizler emeğin temsilcisi olan ekmeğini nasırlı ellerle kazanan ve ülke kazanımına doğrudan katkı sağlayan büyük bir camiayı temsil ediyoruz.
ÖZ ORMAN-İŞ NASIL DOĞDU?
Örgütlenmenin yeni başladığı 2004 yılında Türkiye’nin en düşük ücretini alan ve sadece bir yılda 120 gün çalışan işçiler, 120 gün çalıştıkları için de sosyal güvenlik haklarından yararlanamadıklarını kaydeden Başkan Cerit şu açıklamaları yaptı:
“Her gün gittiğimiz iş yerinde kapısına bakıp; “Acaba işten çıkarıldık mı?” korkusu yaşıyorduk. Dün 120 gün çalışabilecek miyiz derken, bugün 12 ay çalışmanın mücadelesini veriyoruz. Nerden nereye diyeceğimiz bu mücadeleyi o gün Öz Orman-İş Sendikası başlattı.
Bugün ise başarısını zirveye taşıdı. Bugün sendikal anlamda bir başarıdan söz ediliyorsa o başarının mimarları bugün burada aramızdalar. Bugün bu salonda yaşamak için yaşatmaya çalışan mesleğine aşkla bağlı olan siz değerli kardeşlerimle birlikte olmanın haklı sevincini yaşıyorum. Bu ülkenin milli ve manevi değerlerini öncelik olarak görüp vatanımız yoksa, ehemmiyetimiz yok diyerek sivil toplum olarak sorumluluk aldık.
ÖZ ORMAN-İŞ FARKLI BİR SENDİKA
Bugün ülkemizin ihya ve inşasında güvenlik güçlerinden sonra en önemli unsurun sivil toplum örgütlerini olduğunu bir kez daha ispatladık. Biz anlamını asla kaybetmeyeceğimiz bir mücadelenin neferleri olarak hiçbir zaman yılmadık.
Başta genel başkanımız Settar Aslan olmak üzere, Genel Merkez yönetimimizin şube ve bölge başkanlıklarımızın işyeri ve üyelerimizin desteğini, gücünü her zaman yanımızda hissettik. Her zaman sen yoksan bir eksiğiz, söylemi üzerinde bir ve bütün olduk.
Değerli arkadaşlarım bizim diğerlerinden farkımız vatanın en ücra yerlerini iş yerlerimiz olarak görmemizdir. Biz yeri geldiğinde yeşil vatanın göbeğinde gök kubbeyi kendimize yorgan, yeri geldiğinde toprak anayı kendimize döşek yaparız.
Aldığımız nefesin, içtiğimiz suyun değerini kaybettiğimiz gün anlarız.
Bir saniyesine hükmedemediğimiz bu hayatta bir nefesin, nedenli önemli olduğunu en iyi bizler biliriz.
Yaşil vatanın düşmanı olan ateşe karşı dururken siyah dumanların acımasız yüzünü en iyi biz biliriz. Nefes almanın yaşamak olduğunu ateşin ise ölüm getirdiğini en iyi biz biliriz.
Yaşamanın, yaşatmanın sınırında dururken çocuklarımızdan ailelerimizden uzak olduğumuzun her bir saniyenin ne denli riskli, tehlikeli olduğunu en iyi biz biliriz. Bugün verdiğimiz yaşatma mücadelesi için aramızda olamayan 135 şehidimiz var. Onlar nefeslerini yeşil vatana adadılar. Onlar canların, hayatlarını, yarınlarını yeşil vatan için feda ettiler. Bugün bizler nefes alırken, onlara bir nefes borcumuzun olduğunu, onlar sayesinde nefes alabildiğimizi yaşayabildiğimizi unutmamamız gerekiyor. Sendikal mücadelemizde vefanın yeri çok büyüktür. Öz Orman-İş Sendikası şehit olan, yol arkadaşlarımızın emanetçileri olan evlatları için şehitlik hakkı istiyor. Başardıklarımızın neler olduğunu başaracaklarımızın neler olabileceğini birlikte yaşayıp göreceğiz.
Fakat en aslı görevlerimizden bir tanesi olan şehitlik hakkı için, gerekli olan bütün adımların genel başkanımız tarafından atıldığını hatırlatmakta fayda görüyorum. Değerli yol arkadaşlarım Türkiye’de sendikalı olmak sendikayı temsil etmek ahlak, aidiyet ve dava bilinci ile doğrudan orantılıdır. Çalışma bakanlığımızın kayıtlarına göre ülkemizde 304 sendikanın içerisinde Öz Orman-İş Sendikasının yeri anlamı çok daha farklıdır. Yaşatmak için canını ortaya koyan başka hiçbir sendika bulamazsınız.
Yine 304 sendika içerisinde üyeleri için gece gündüz demeden mücadele veren üyelerinin hak ve menfaatlerini savunma noktasında gündem oluşturan, gündemde kalan başka bir sendika gösteremezsiniz. Önümüzde geçici mevsimlik adı altında Orman işçilerimizin gelecek hayallerini kurmaya, büyük bir engel bulunmakta. Öz Orman-İş Sendikası olarak genel başkanımız bu hususla ilgili gereken mücadeleyi vermiş. Siyasi ve medya anlamında en etkili gündemi oluşturmuştur.
Üyelerimizin çalışma sürelerini 5 ay 29 günden nasıl ki 9 ay 29 güne çıkarmışsak, 9 ay 29 günden 12 aya çıkaran da yine Öz Orman İş-Sendikası olacak.”